Kitab-ı Mukaddes ve Kur’an’i Kerim’de ortak ahlâki ilkeler
Dünyamız savasların, zulümlerin, adaletsizligin, hosgörüsüzlügün, ahlâksızlıgın, açlıgın kol gezdigi yasanılamaz bir yer halini almıstır. İnsanlar, kendilerine ve birbirlerine yabancılasmıslardır. Yüce Allah’ın Hz. Âdem’den Hz. Muhammed’e kadar gönderdigi dinlerin özünde bir degisiklik yoktur. İlahi...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Dissertation |
Language: | Turkish |
Published: |
ProQuest Dissertations & Theses
01-01-2006
|
Subjects: | |
Online Access: | Get full text |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Dünyamız savasların, zulümlerin, adaletsizligin, hosgörüsüzlügün, ahlâksızlıgın, açlıgın kol gezdigi yasanılamaz bir yer halini almıstır. İnsanlar, kendilerine ve birbirlerine yabancılasmıslardır. Yüce Allah’ın Hz. Âdem’den Hz. Muhammed’e kadar gönderdigi dinlerin özünde bir degisiklik yoktur. İlahi dinlerin amacı genel anlamda toplumu Allah’a inanan ve ahlâklı olan insanlar toplulugu kılmak ve onların iki dünyada da mutlu olmalarını saglamaktır. Aslında insanın fıtratında da Allah ‘a inanmak, kul olmak ve ahlâklı olmak oldugu için insan bunları gerçeklestirmedikçe mutlu olmayacak ve kendine yabancılasacaktır. İlahi dinler insanın anlam arayısına cevap vermislerdir. İnsanların içine düstükleri çıkmazdan kurtarmaları anlam arayıslarına cevap vermeleri ancak özlerine (fıtratlarına) dönmeleri ile mümkün olacaktır. Kur’an-ı Kerim tüm insanlıga hitap eden ve tüm zamanlar için geçerli bir İlahi kitaptır. Aynı zamanda O’nun önceki kitapları koruma altına alma özelligi vardır. Kur’an’ı Kerim’de ve Kitab-ı Mukaddes’de ortak olan ahlâk ilkeler aslında diger dinlerde de genel geçerliligi olan evrensel insani degerlerdir. Sevgisiz, çaresiz ve mutsuz insanlarla, her geçen gün problemleri biraz daha artan dünyamızda insan olmada ve insanca birlikte yasamada genel geçerliligi olan ortak degerlerin gelistirilmesi ve insanlıgın bu evrensel ilkelere davet edilmesi gerekmektedir. Fakat yıllarca gerek İslam gerek Hıristiyanlıkta dinin hukuki ve kurumsal yanı gerektiginden fazla bir sekilde vurgulanmıstır. Ahlâka gereken önem verilmemistir. Bu nedenle, dindar insanlar samimiyetsiz, inançları sadece sekilde kalan kendine yabancılasmıs mutsuz kisiler haline gelmistir. İki dinin bilim adamlarının da kutsal kitaplarını bu baglamda tekrar incelemeleri gerekmektedir. İnsanlara cevap verebilecek yasanılabilir bir din anlayısı ortaya koymalıdırlar. Bu anlayısta ahlâk’ın gereken yere oturtulması çok önemlidir. Çünkü insanlar ancak fıtratlarında da bulunan bu ahlâki degerleri yasamakla anlam arayıslarına cevap bulacaklar ve mutlu olacaklardır. |
---|---|
ISBN: | 9798382340739 |