Adrenal Insidentalomalı Hastaların Klinik, Laboratuvar ve Radyolojik Özelliklerinin Retrospektif Olarak Değerlendirilmesi
Adrenal hastalığa bağlı olmayan klinik durumların tetkik veya tedavisi sırasında tesadüfen saptanan adrenal kitleler insidentaloma olarak tanımlanmaktadır. Malign hastalık evrelendirmesi veya takibi esnasında saptanan adrenal kitleler bu tanımın içine dahil edilmemektedir. Yaşla birlikte adrenal ins...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Dissertation |
Language: | Turkish |
Published: |
ProQuest Dissertations & Theses
01-01-2015
|
Subjects: | |
Online Access: | Get full text |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Adrenal hastalığa bağlı olmayan klinik durumların tetkik veya tedavisi sırasında tesadüfen saptanan adrenal kitleler insidentaloma olarak tanımlanmaktadır. Malign hastalık evrelendirmesi veya takibi esnasında saptanan adrenal kitleler bu tanımın içine dahil edilmemektedir. Yaşla birlikte adrenal insidentaloma saptanma insidansı arttığı ve radyolojik tetkiklerin farklı nedenlerle kullanımı yaygınlaştığı için bu konuya olan ilgi gittikçe artmaktadır. Adrenal insidentalomaların prevelansı verilerin kaynağına (otopsi veya radyolojik seriler) ve seçilen hasta grubuna (genel popülasyon veya özel hasta kategorileri) göre değişmektedir. Prevalansı otopsilerde %1-8.7 ve radyolojik serilerde %0.5-4.4 olarak bildirilmiştir. Çalışmalardaki heterojenite, rölatif olarak az sayıyı kapsaması, uzun dönemli takiplerin eksikliği adrenal insidentalomaların tanı ve tedavisinde belirsizliklere yol açmaktadır. Biz de bu çalışmada 3 yıllık dönemde adrenal insidentaloma ile başvuran veya takipte olan 523 hastanın klinik özelliklerini, hormonal durumunu, görüntüleme yöntemlerindeki özelliklerini, tedavilerini ve histolojik tanılarını retrospektif olarak değerlendirmeyi amaçladık.Olguların 354'ü (%67.7) kadın, 169'u (%32.3) erkek ve yaşlarının ortalama değeri 55.70 yıl (±11.29) idi. Hastalarımız hormonal aktivite açısından değerlendirildiğinde, %77.2'sinin (n:404) hormonal açıdan nonfonksiyonel, %13.0'ünün (n:68) Cushing sendromu, %6.1'inin (n:32) feokromositoma ve %3.6'sının (n:19) primer hiperaldosteronizm olduğu saptandı.Adrenal insidentalomaların temel görüntüleme yöntemi olan bilgisayarlı tomografi verileri değerlendirildiğinde kitlelerin %40.9'u (n:178)sağ tarafta ve %43.7'si (n:190) sol tarafta idi. Taraflar açısından anlamlı farklılık yoktu. Ortalama kitle boyutu 30 mm olarak saptandı. Dört grup birbiri ile karşılaştırıldığında, feokromositomada kitlelerin boyutunun diğer gruplardan daha büyük, primer hiperaldosteronizmde ise diğer gruplara kıyasla daha küçük olduğu bulundu. Kitlelerin çoğunluğu (%79.7) adenomatöz karakterde idi ve ortalama Hounsfield Ünitesi -1.50 (±17.72) bulundu.Çalışmaya alınan 523 hastadan 358'inin (%68.4) takip edildiği, 141'inin (%27) opere edildiği, 3'ünün (%0.6) medikal tedavi ile izlendiği ve 21'inin (%4) takipsiz kaldığı belirlendi. Opere olan 141 hastanın 45'inin nonfonksiyonel adenom, 50'sinin Cushing sendromu, 31'inin feokromositoma ve 15'inin primer hiperaldosteronizm olduğu belirlendi. Opere olan hastaların patolojik preperatları değerlendirildinde 78'inin patolojik tanısının benign adenom olarak raporlandığı tespit edildi.Hastaların %1.7'sinin (n:9) adrenokortikal karsinom olduğu saptandı. Hastaların takiplerinde 351 hastanın (%67.1) stabil seyrettiği, 117 hastanın (%22.4) remisyona girdiği, 44 hastanın (%8.4) takipsiz kaldığı, 11 hastada (%2.1) hastalığın nüks ettiği belirlendi.Sonuç olarak çalışmamız göstermiştir ki, adrenal kitlelerin malignite olasılığı göz önünde tutularak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, adrenal insidentalomalı hastaların endokrinolojik değerlendirmesi azımsanmayacak sayıda hormonal aktif lezyonların tanımlanmasına ve tedavi edilebilmesine yol açmaktadır. |
---|---|
ISBN: | 9798471113084 |