İslam İmar Hukukunun Kaynakları ve Bu Alanda Geçmişten Günümüze Yapılan Çalışmalar
Bu çalışmada İslam hukukunun önemli alanlarından birisi olan “İmar Hukuku” ile ilgili temel kaynak ve çalışmalar üzerinde durulmuştur. Bu anlamda konuya ilk olarak “imar” kavramının lügat ve terim anlamları üzerinde durularak başlanmıştır. Burada Kur’ân’ı Kerîm’de söz konusu kavramın sıklıkla vurgul...
Saved in:
Published in: | İslam hukuku araştırmaları dergisi (Online) no. 40; pp. 271 - 298 |
---|---|
Main Authors: | , |
Format: | Journal Article |
Language: | Arabic |
Published: |
Gençleri Evlendirme ve Mehir Vakfı
01-12-2022
|
Subjects: | |
Online Access: | Get full text |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Bu çalışmada İslam hukukunun önemli alanlarından birisi olan “İmar Hukuku” ile ilgili temel kaynak ve çalışmalar üzerinde durulmuştur. Bu anlamda konuya ilk olarak “imar” kavramının lügat ve terim anlamları üzerinde durularak başlanmıştır. Burada Kur’ân’ı Kerîm’de söz konusu kavramın sıklıkla vurgulandığı ifade edilmiş ve bunun İslam’ın yeryüzünün imarına vermiş olduğu değerin en önemli göstergesi olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Kur’an’daki bu vurgunun Müslümanların yeryüzünün imarını ibadet gibi telakki etmelerinde önemli bir etken olduğu ifade edilmiştir. Bunun Müslümanların bir şehri kurarken taşımış oldukları gaye ve amaçta net bir şekilde görüldüğü belirtilmiştir. Daha sonra söz konusu alanla ilgili delil veyahut da kaynak olma özelliği taşıyan hususlar ele alınmış ve bunlar “aslî” ve “fer‘î” olarak iki kısma ayrılmıştır. Bunlardan “aslî” kaynak kapsamında olanların “Kur’ân” ve “sünnet” ten ibaret olduğu belirtilmiş ve Kur’ân’ın ihtiva ettiği hükümleri açıklayış tarzı üzerinde durularak ve de imarla ilgili meselelerin farklı sebeplere bağlı olarak değişkenlik gösterdiği göz önünde bulundurularak Kur’ân’da imar hukuku ile ilgili doğrudan hükümlerin yer almadığı ifade edilmiştir. Bununla birlikte özellikle sünnet kapsamında söz konusu alanla ilgili genel düzenlemeler içeren birçok hadisin var olduğu belirtilerek bu konudaki birçok meselenin de bunlar özellikle de “zarar hadisi” bağlamında çözüme kavuşturulduğunun tespiti yapılmıştır. İlgili konudaki fer‘î kaynaklar ise “örf”, “maslahat”, “istihsan” ve “istishâb” şeklinde sıralanmış ve her birinin söz konusu alana olan etkisi ortaya koyulmuştur. Bu anlamda hakkında herhangi bir nassın bulunmadığı imarla alakalı meselelerin çözümünde fakihlerce beldelerde cârî olan örf ve adetlerin esas kabul edildiği görülmüş ve buna göre de irtifak hakları, ortak duvar mülkiyetinin tespiti vb. durumlarla ilgili komşular arasında meydana gelen davaların çözümünde örfün temel dayanak olduğu belirtilmiştir. Diğer bir fer‘î Kaynak olan maslahatın ise yapı ve yapılaşmada birey ve topluma fayda sağlayacak hususların gözetilmesi, zarar vereceklerin ise giderilmesi konularında fakihlerce esas alındığı ifade edilmiştir. Ayrıca imarla ilgili hususlarda da sıkça karşılaşılan toplum ve bireye yönelik bir faydanın çatışması ile ilgili meselelerin çözümünün temel dayanağın yine maslahat olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca özellikle son dönem Hanefî fakihler tarafından zararla ilgili meselelerin çözümünde sıkça kullanıldığı görülen istihsanın da bu konudaki fer‘î kaynakların bir diğeri olduğu belirtilmiştir. Bu konudaki kaynakların sonuncusu olan ve bir şeyin bulunduğu hal üzere kalmasını ifade eden istishâbın da imarla ilintili olan ortak kullanım alanlarından kaynaklı bir takım ihtilafların çözümünde esas alınan bir kaynak olduğu vurgulanmıştır. Daha sonra ilk olarak “İslam İmar Hukuku” ile ilgili meselelerin fıkıh literatüründeki yeri üzerinde durulmuştur. Buna göre klasik dönemde söz konusu alanla ilgili hükümlerin fıkıh kitaplarında konunun uygunluğuna göre farklı bölümlerde ele alındığı ve detaya inilmeden zikredildiği belirtilmiştir. Genel fıkıh kitaplarının yanında “en-nevâzil”, “yargı”, “hisbe”, “eş-şurût ve’s-sicillât”, “kamu hukuku” ve kavâid-i külliye alanında yazılan “el-eşbâh ve’n-nezâir” türü eserlerde de ilgili meselelere yer verildiği vurgulanmış ve ilgili hususların bu tür eserlerde de ya bölüm ya da önemine binaen açılan ayrı bir fasıl içerisinde ele alındığı ifade edilmiştir. Diğer taraftan imarla ilgili hükümleri ihtiva eden müstakil çalışmaların da var olduğu belirtilmiş ve bunlar klasik ve modern dönem olarak sınıflandırılmıştır. Klasik dönemde ilgili hususların erken olarak nitelendirilebilecek bir dönemden itibaren genel olarak risale şeklinde yazılan eserlerde müstakil olarak ele alındığı görülmüş bunun yanında bazı fakihler tarafından belirli bir hacme sahip eserlerin de yazıldığı ifade edilmiştir. Bunların Mâlikî ve Hanefî âlimlere ait olduğu belirtilerek öne çıkanlar hakkında detaylı bilgiler verilmiştir. Modern dönemde de bir kısmının geçmişte yazılan eserlerin tahkik ve neşri diğerlerinin ise bu alanda yapılan akademik bir çalışma olduğu görülen eser ve telifler tespit edilmiş ve konuyla doğrudan bağlantılı olanların isimleri zikredilmiştir. |
---|---|
ISSN: | 1304-1045 2791-9730 |