Yeniden işlevlendirme yoluyla kültürel mirasın korunması: Belgrad Vuk ve Dositej Müzesi örneği
14. yy.dan 19. yy.a kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliği altında bulunan Sırbistan’ın bugünkü başkenti Belgrad’da günümüzde de Osmanlı kültürünün izleri hâlâ canlılığını korumaktadır. Öte yanda gerek savaşlar gerekse sonraki yıllarda Batılı şehircilik anlayışının benimsenmiş olması nedeniyle ö...
Saved in:
Published in: | Journal of Ottoman Legacy Studies Vol. 5; no. 11; pp. 165 - 174 |
---|---|
Main Authors: | , |
Format: | Journal Article |
Language: | English Turkish |
Published: |
Doç. Dr. Abidin TEMİZER
01-03-2018
Osmanlı Mirası Araştırmaları Dergisi |
Subjects: | |
Online Access: | Get full text |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | 14. yy.dan 19. yy.a kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliği altında bulunan Sırbistan’ın bugünkü
başkenti Belgrad’da günümüzde de Osmanlı kültürünün izleri hâlâ canlılığını korumaktadır. Öte yanda gerek savaşlar
gerekse sonraki yıllarda Batılı şehircilik anlayışının benimsenmiş olması nedeniyle özgün karakterini koruyarak
bugüne kadar gelebilmiş, Osmanlı mimarisine sahip yapıların sayısı çok fazla değildir. Bu bağlamda, tipik bir eski
Osmanlı konutunun ev sahipliği yaptığı Vuk ve Dositej Müzesi, önce Osmanlı defterdarının ikametgâhı, ardından
yüksekokul (lyceum) olarak kullanılmış olması bakımından zaman içerisinde yüklendiği yeni işlevlerle varlığını
devam ettirmiş bir kültürel miras örneğidir. Sırp kültürünün çok önemli figürlerinden, ilk Millî Eğitim Bakanı Dositej
Obradovic, dönemin en önemli yükseköğrenim kurumu olan bu okulda öğretmenlik yapmış, Sırp dili reformunu
gerçekleştiren Vuk Karadžić ise Obradovic’in öğrencisi olarak bu okulda öğrenim görmüştür. Giriş katı Obradovic’e,
üst katı ise Karadžić’e adanmış olan iki katlı müze, Sırp ve Osmanlı kültürlerinin gelecek nesillere aktarılmasına
önemli rol oynamaktadır. Dolayısıyla, bu çalışmanın amacı, örnek olay (durum) çalışması yoluyla Vuk ve Dositej
Müzesi örneği üzerinden, Müze’nin tarihi boyunca Osmanlı ve Sırp kültürlerindeki etkileşim ve değişimleri
göstermektir. Araştırmanın sonuçları mevcut yapı stoklarına yeni işlevler kazandırmanın kültürel mirası korumanın
etkili bir yolu olduğunu ortaya koymaktadır. |
---|---|
ISSN: | 2148-5704 2148-5704 |
DOI: | 10.17822/omad.2018.90 |