ÇİN ATASÖZLERİNDE KADINA YÖNELİK CİNSİYET AYRIMCILIĞI VE ŞİDDET
Bir kültürün önemli unsuru olan dilde atasözleri önemli yer tutmaktadır. Atasözleri bir ulusun yaşam tarzlarını, ideolojilerini, dünya görüşünü, toplumsal ve ahlaki normlarını, değer yargılarını yansıtması bakımından çok önemli içeriklere haizdir. Atasözleri, toplumdaki tüm kesimleri kapsadığı gibi...
Saved in:
Published in: | Uluslararası uygur araştırmaları dergisi (Online) no. 21; pp. 1 - 21 |
---|---|
Main Author: | |
Format: | Journal Article |
Language: | English |
Published: |
18-06-2023
|
Online Access: | Get full text |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Bir kültürün önemli unsuru olan dilde atasözleri önemli yer tutmaktadır. Atasözleri bir ulusun yaşam tarzlarını, ideolojilerini, dünya görüşünü, toplumsal ve ahlaki normlarını, değer yargılarını yansıtması bakımından çok önemli içeriklere haizdir. Atasözleri, toplumdaki tüm kesimleri kapsadığı gibi kadınları da kendi bünyesine alır. Atasözlerinin bir kısmı kadınları çeşitli şekillerde tasvir eder ve onların genel özelliklerini ortaya koyar. Çin toplumunun ataerkil kültüre, Çince’nin ise bir cinsiyetçi dil olduğu konusunda yaygın kanaat vardır. Literatürde dilsel cinsiyetçilik diye adlandırılan bu dilsel olay, Çin atasözlerinde mevcuttur. Çin atasözlerinde kadınlara karşı kullanılan hakaretlerin sayısı erkeklere karşı kullanılanlardan daha fazladır. Cinsiyetle ilgili bu atasözlerinin birçoğu “erkek üstünlüğü ve kadın aşağılığı” ve “erkek efendi, kadın hizmetkâr” formülüyle ile karakterize edilir. Buna paralel olarak Çin atasözlerinde kadınlara yönelik cinsiyet ayrımcılığı ve şiddet fikri bariz bir şekilde kendi göstermektedir. Betimsel analiz yöntemi kullanılan bu çalışmamızda Çin atasözlerine yansıyan kadınlara yönelik cinsiyetçilik, diğer ifadeyle cinsiyet ayrımcılığı ve bunun doğal sonucu olan şiddet olgusu toplumsal cinsiyet açısından incelenmekle beraber, bu durumun günümüz Çin toplumundaki kadınlara ve Çin hükümetinin Uygur kadınlarına yönelik politikasına nasıl yansıdığı ortaya konulmuştur.
Proverbs have an important place in language, which is an important element of a culture. Proverbs have very important contents in terms of reflecting a nation’s lifestyles, ideologies, world view, social and moral norms and value judgments. Proverbs include women as well as all segments of society. Some of the proverbs describe women in various ways and reveal their general characteristics. There is a widespread belief that Chinese society is a patriarchal culture and Chinese is a sexist language. This linguistic phenomenon, called linguistic sexism in the literature, is present in Chinese proverbs. There are more insults used against women in Chinese proverbs than against men. Many of these gender-related proverbs are characterized by the formula “male superiority and female inferiority” and “man master, women servant”. In parallel with this, the idea of gender discrimination and violence against women is clearly manifested in Chinese proverbs. In this study, in which descriptive analysis method was used, sexism against women, in other words gender discrimination and the natural result of violence, which is reflected in Chinese proverbs, is examined in terms of gender, and how this situation is reflected in today’s Chinese society and the Chinese government’s policy towards Uyghur women has been revealed. |
---|---|
ISSN: | 2458-827X 2458-827X |
DOI: | 10.46400/uygur.1281741 |